Sanayi Devi Aliağa'da Bir Tane Fakülte Yok! Fen Lisesi Mi? O da Yok!

Aliağa büyüyor diyorlar…
Büyüyorsa, bu büyüme kimin için?
Fabrikalar büyüyor, limanlar genişliyor, vinçler göğe yükseliyor…
Peki çocuklar?
Onlar nereye yükseliyor?

Aliağa’da 2025 yılının ortasındayız.
Ama hâlâ bir tane fakülte yok!
Bir tane fen lisesi yok!
Yok kardeşim, yok!
Yalnızca tabelalarda büyüyen, sahil boylarında yürüyen bir kent görünümü var.
Ama gerçek mi? Koca bir yalan!

Her sene yüzlerce genç sınavlara giriyor. Kimi menemene  ya, kimi Bergama’ya, kimi İzmir’in ucuna savruluyor.
Neden? Çünkü Aliağa’da ne bilim var, ne vizyon.
Çünkü bu şehirde gençliğe dair bir hayal yok.
Olmak istenen tek şey: “üretim üssü.”
Peki, bu üretimi kim yapacak?
Taş mı, toprak mı, makineler mi?
İnsanı yoksa, aklı yoksa, geleceği yoksa neyin üretimi bu?

Sorarım size…
Bu kadar organize sanayi bölgesi kuruldu da neden bir mühendislik fakültesi kurulmadı?
Bu kadar yatırım yapıldı da neden bir fen lisesi çok görüldü?
Aliağa’ya yeni liman yapılır da, yeni okul yapılmaz mı?
Yapılmıyor çünkü bu kent sadece çalışsın isteniyor.
Üretsin, terlesin, yorgun düşsün ama sorgulamasın.
Aliağa sadece hamallık yapsın, düşünmesin, sadece emek versin, hakkını aramasın.
İşte mesele bu!

Her yere rant, her yere ihale, her yere tabela, ama eğitime gelince: “Bütçe yok!”
Güler misin, ağlar mısın?

Bakın buradan açık açık söylüyorum:
Aliağa’nın artık susmaya niyeti yok!
Bu çocukların hayalleri, bir fabrika vardiyasından ibaret değil!
Bu gençlik, daha fazlasını hak ediyor!
Fen Lisesi istiyoruz!
Fakülte istiyoruz!
Ve öyle  temsille değil, gerçekten, kalıcı olarak, liyakatli bir eğitim istiyoruz!
Yarın çok geç olabilir.
Yarın bu gençlik ya göçer gider…
Ya da içine kapanır, susar, küser.
Aliağa’nın en büyük kaybı, bir fabrikanın kapanması değil; bir gencin hayalinden vazgeçmesidir!
Aliağa’ya Fen Lisesi şart!
Aliağa’ya Fakülte gecikmeden kurulmalı!
Bu şehir sadece rafine ,demirle, çelikle değil; bilgiyle ve insanla da büyüsün artık!